Cilt çatlakları günümüz insanın en önemli cilt estetiği sorunlarından bir tanesidir. Cilt çatlaklarını cildin alt tabakalarının hızlı bir şekilde yani derinin genişleme kapasitesinin üzerinde aşırı gerilmesi sonucu dayanamayarak yer yer yırtılması olarak tarif edebiliriz. Bu lezyonlar ilk oluştuğunda dışarıdan kırmızımsı mor olarak görülürler. Yırtılmanın yeni olması ve bu yırtılma sırasında deri içinde mikro kanamalar nedeniyle bu kırmızımsı mor renk görülür. Cilt çatlağı yani cilt yırtığı eskidikçe beyazlaşır ve dışarıdan ciltte beyaz çatlaklar halinde görülürler. Bu çatlaklar zamanla beyazladığı için esmer yani koyu tenli kişilerde çok daha belirgindir.
Cilt çatlakları; gebelik, ergenlik ve hızlı kilo alıp vermeye bağlı oluşan estetik açıdan birçok kişiyi rahatsız edebilen izlerdir. Çatlak izleri genelde yüzeyden çökük ,yırtık şeklindedir.Yeni oluştuklarında renkleri mor, kırmızıya yakın gözlenir.Yıllar geçtikçe renkleri açılarak gri kurşuni veya beyaz bir renk alır. Cilt çatlakları karın, kalça, basen, sırt,kollar,göğüs üstleri,diz arkaları,baldırlarda gözlemlenmektedir. Ergenlik çağında hızlı büyüyen genç kız ve erkeklerde cilt genişlemesi ve büyümesinin bu hıza yetişememesi sonucu gençlerde kalçalarda ve bacaklarda sık olarak bu çatlaklar oluşabilir. Önlemek için bu bölgelere masajlar yapılabilir ya da en azından kilo alması sınırlanmalıdır. Çatlak dokusu incelendiğinde bağ doku elemanları dediğimiz, dokuları sıkı tutan ve canlılık veren doku elemanlarının azalarak cildin sıkı esnek yapısını kaybetmiş olduğunu gözlemleriz. Bu eskime ve gevşemeyi gidermek için dokudaki bağ doku elemanlarını tekrar oluşturmak gerekir.
Fraksiyonel Karbondioksit co2 lazerler uygulandıkları alana yeni doku oluşumunu tetikleyerek etki ederler. Oluşan yeni bağ doku yavaş yavaş çatlak alanını doldurarak cildin yenilenmesine ve çatlak görünümünün azalmasına neden olur. Seans aralıkları 4-6 haftada bir olup mevcut probleme göre 3-6 seans önerilmektedir.İşlem lokal anastezik kremler kullanılarak ağrısız olmakla birlikte sosyal hayatı etkilememektedir.
Şişman kişilerde de yine hastanın aşırı kilo alması sonucu cilt yeterince genişleyememekte ve çatlamaktadır. Hamileliklerde de hasta normalden fazla kilo alırsa vücut büyümesine deri uyum sağlayamamakta ve çatlamaktadır.
Bu nedenlerden dolayı kilo almamak çok önemlidir. Hamilelerde ideal kilolarını korumalı her aya bir kilo hesabı ile giderlerse hem vücut estetiğini korumuş, hem sağlıklı kalmış, hem de hamilelik sonrası miras kalan bu deformasyon ve cilt çatlaklarından korunmuş olurlar.
Oluşan cilt çatlaklarını tamamen tedavi etmek oldukça zordur. Önemli olan bunların oluşmasını engellemektir.
Karında oluşmuş çatlaklar eğer karın sarkması var ise karın germe ameliyatı ile beraber yok edilebilirler. Hamilelik sonrası genellikle çatlaklar, karının alt kısmında yani göbek deliğinin altındadırlar. Bunlar karın germe ameliyatı ile tamamen yok edilebilir.
Vücudun diğer yerlerinde oluşmuş olan cilt çatlaklarının tedavisi günümüzde kısmen de olsa lazer ile mümkündür. Kalçalarda bacaklarda yada göğüste olan çatlaklar lazer ile tedavi edilirler ve görünürlükleri ileri derece azaltılır. Sıklıkla tek seans da bazen de 2-3 seans tedavi gerekebilir.
Lazer ile çatlak tedavisi uygulaması oldukça kolaydır. Hafif bir lokal anestezi ile lazer uygulaması yapılır. Birkaç haftalık iyileşme dönemi sonrası çatlak genişliği ve derinliği ciddi derecede azalır.
Lazer ile çatlak tedavisinde hem çatlamış ve yırtılmış derinin üst tabakası yenilenir hem de derin dokulardaki dermis yırtıkları tedavi edilmiş olur.
Bazı güzellik merkezlerinde uygulanan mikro dermabrazyon sadece yüzeysel olarak etki eder ve tedavide yetersiz kalır. Lazer ile yapılan çatlak tedavisinin üstünlüğü tartışmasız çok fazladır. Çünkü lazer derin dokuları da etkileyerek derindeki yırtıkların toparlanması için derinlerde hücre üretimini uyarır.
Sonuç olarak lazer ile çatlak tedavisi ile çatlaklarda önemli miktarda toparlanma ve iyileşme sağlanır.